23 Şubat 2014 Pazar

Ah! Bu Gönül!
Canandı, candı gönül…
En güzel andı gönül!
Canım kurban etsem de;
Yâdlara kandı gönül!

Bulduğumuz “kader” mi?
Daldığımız “keder” mi?
Alıp başın gider mi?
Tor ata bindi gönül!

Gir gönlümden içeri…
Gör vurulan hançeri…
Yok! Kaçarı, göçeri;
Sindikçe sindi gönül!

Nimetimdi “nan“ gibi…
Damarımda” kan” gibi…
Gönlümde “vatan” gibi…
Eşsiz sultandı gönül!

Pervaneydim harına…
Bülbül idim zârına…
Kavruldum aşk nârına;
Sırtını döndü gönül!

Bilmez ki ne hâldeyim…
Bir meçhul ahvaldeyim…
Mecnun’uyum, çöldeyim;
Yaktıkça, yandı gönül!

Yürekte derin yara…
Yaramı kimler sara?
Yâr iken Niyazkâr’a;
Ağyar mı sandı gönül?

01.02.2014
Köksal CENGİZ(Niyazkâr)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder